29 Nisan 2009 Çarşamba

SAHİP OLDUĞUN TEK ŞEY ÇEKİÇSE, HERŞEYİ ÇİVİ OLARAK GÖRÜRSÜN.....

Hep çok hayret etmişimdir. Birileri ile beraberken (eş, dost, arkadaş, akraba farketmez) bir olay olur ve sonra onu yeni gelen birisine anlatmanız gerekir. Anlatırken aynı olayı yaşamış insanlar hep farklı anlatırlar. Ya da bir film seyretmişsinizdir ve onu anlatırsınız ama her kafadan bir ses çıkar ve farklı farklı anlatılır. Herkes kendi önem verdiği değerler üzerinden anlatır. Algılar, değerler, değer yargıları farklı olduğu için de anlatımlar farklı olur. Konu ile gelen güzel bir öykü;

Bir gün New York'ta bir grup iş arkadaşı yemek molasında dışarıya çıkarlar. Gruptan biri kızılderilidir. Yolda yürürken insan kalabalığı, siren sesleri, yolda çalışma yapan işçilerin, araçlarının çıkardığı gürültü ve araçların korna sesleri arasında ilerlerken , kızılderili kulağına cırcır böceği sesinin geldiğini söyler ve aranmaya başlar. Arkadaşları bu gürültüde arasında bu sesi duyamayacağını, kendisinin öyle zannettiğini söyleyip yollarına devam ederler........

Aralarından bir tanesi inanmasada onunla birlikte aramaya devam eder.

Kızılderili caddenin karşısına doğru yürür, arkadaşı da arkasından takip eder ve o binaların arasında bir kaç tutam yeşilliğin arasında gerçekten bir cırcır böceği bulurlar.

Arkadaşı Kızılderiliye
- "Senin insanüstü güçlerin var! Bu sesi nasıl duydun ?" diye sorar.

Kızılderili ise bu sesi duymak için insanüstü güçlere sahip olmaya gerek olmadığını söyleyerek arkadaşına kendisini izlemesini söyler. Kaldırıma geçerler ve kızılderili cebinden çıkardığı bozuk parayı kaldırımda yuvarlayarak atar. Bir çok insan bozuk para sesinin ceplerinden düşen bir paramı diye sesin geldiği yöne doğru bakar kızılderili arkadaşına dönerek;
- "Gördün mü? Önemli olan nelere değer verdiğin ve neleri önemsediğindir.
Herşeyi ona göre duyar, görür ve hissedersin..." der.

4 yorum:

  1. seçici bir subjektiflikle yaşamı muhteşem kılmanın olası öyküsü gibi olmuş.

    YanıtlaSil
  2. psikolojide algıda seçicilik olarak sınırlandırılan bu kavram aslında hayatın kendisini anlamlandırma çabamızın en önemli faktörüdür.

    Somutlastırmamız gerekirse yazıdaki örnekte oldugu gibi neye ihtiyacımız varsa ya da o anın farkındalığında veyahut genel geçer olarak bizine cezbediyorsa ona odaklanıyoruz.

    Beynin duyargaları 5 duyu organına hisler aracılıgıyla emir verebiliyor.Kalp neyin peşindeyse kişi ona meylediyor Ezan sesi duyunca irkilen bir bünye namazı özlüyordur ya da isteklidir,Para sesi duyunca irkilenlerinde temel güdüsü odur ki meylediliyor.

    Güzel bir anektod Emeğinize sağlık.

    YanıtlaSil
  3. Sevgili Ah kin mai,
    Yaşamı muhteşem kılmak elimizde evet, tek kriter sevgi benim için.
    Hoş geldin bloguma...
    Sevgilerimle...

    YanıtlaSil
  4. Sevgili Fethiparisa,
    "Algıda seçicilik" evet ya da bir başka deyişle "neye odaklanırsan o canlanır"...
    Hoşgeldin bloguma...
    Sevgilerimle....

    YanıtlaSil